BEYTÜLMAL’IN EMANETÇİSİ OLAN DEVLET MEMURLARI HAKKINI İSTİYOR

BEYTÜLMAL’IN EMANETÇİSİ OLAN DEVLET MEMURLARI HAKKINI İSTİYOR

Mevcut kuruluş biçimine bakılmaksızın, devlet kurumlarında çalışan ve genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa ile görevlendirilenlere Devlet Memuru denir. Devlet Memurları, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda belirtilen ödev ve sorumluluklarını. görev yaptıkları süre boyunca Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı yerine getirmekle yükümlüdürler.

İşte bu Devlet Memurları, eskilerin tabiriyle “tüyü bitmedik yetimin hakkı” veya “beytülmal” anlamında olan devletin malını, parasını, toprağını vb tüm unsurlarını korumak, kollamak ve devamını sağlamakla görevlidir.

Bu görevlerini yerine getirmekten dolayı da Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından belirlenen miktarlarda devlet hazinesinden maaş/ücret almaktadırlar. Ancak bu almış oldukları maaş/ücretlerin miktarı Türkiye Cumhuriyeti Devletini yöneten hükümetler tarafından belirlenmektedir. Devletimizi yöneten bu hükümetler demokratik olarak seçimler yoluyla işbaşına gelmektedir. Dolayısıyla devlet baki, hükümetler ise geçicidir. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 22.Maddesindeki “Devlet memurları, Anayasada ve özel kanununda belirtilen hükümler uyarınca sendikalar ve üst kuruluşlar kurabilir ve bunlara üye olabilirler.” Amir hükmü gereğince devlet memurları, her türlü özlük, sosyal ve ekonomik haklarını korumak ve iyileştirmek için sendikalar aracılığıyla Türkiye Cumhuriyeti Devletini yöneten hükümetlerden talepte bulunabilirler. Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu ve bağlı sendikalar işte bu yüzden siyasetten uzak hiçbir vakıf, dernek, cemaat ve tarikattan talimat almadan sadece sendikacılık yapmak üzere kuruluş bir memur sendikasıdır.

Hür-Sen olarak, milyonlarca memurumuzun, malum yapılardan rahatsızlığını biliyoruz. Bu kötü gidişe karşı birlik olalım, sendikacılık etiği neyi gerektiriyorsa, gelin hep birlikte yapalım. Birlikte başaralım. Sarı sendikacılık, haklarımızın önündeki en büyük düşman, aşılması gereken en büyük engeldir.

2024-2025 yıllarını kapsayan 7.Toplu Sözleşme anlaşmasında 2024 yılının ilk 6 aylık dönemi için %15’lik zammı kabul etmiştir. TÜİK, Ocak, Şubat ve Mart ayları için enflasyon oranını %15,06 olarak açıkladı. Yetkili sendikanın marifet gibi gösterdiği %15’lik zamdan geriye kocaman bir sıfır kalmıştır. Bugünden itibaren memurun aldığı maaş/ücret enflasyon karşısında buz gibi eriyip gidecektir.

İktidar, memur ve emeklinin tüm taleplerine kulaklarını tıkayarak, kemer sıkma politikasına devam edeceğini, çekinmeden sürekli dile getirmektedir. Yıllardır, maniple edilmiş enflasyon rakamları ile zam yapılan memur ve emeklinin alım gücü tamamıyla tükenmiştir. Ülkemizin ekonomik gerçeklerine uygun olmayan enflasyon rakamları ile zam yapılırken diğer yandan refah payı uygulaması hayata geçirilmemiş, memur ve emekli yokluğa, yoksulluğa terk edilmiştir. Memur cephesinde tüm bunlar yaşanırken, görevleri İktidarı aklamak, paklamak olan daha önce bir iken artık ikiye çıkan sarı sendikalar, İktidar yancılığında açık bir yarışın tarafı olmuşlar, temsil ettikleri kitlenin tüm hak ve menfaatlerini göz ardı etmişlerdir.

Biz Devlet Memurları, “Beytülmal’ın” yani devlet malının bekçisi ve emanetçileri olarak diyoruz ki; emanetleri korumak karşılığında aldığımız maaş/ücretlerden daha elimize geçmeden kesilen vergilerden, maaşlarımızın enflasyon karşısında buhar olup gitmesinden ve Beytülmal’ın bekçisi olan devlet memurlarının yok sayılmasından bıktık artık.

Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu ve Bağlı Sendikalar olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın belirttiği üzere 2023 yılında gerçekleşen %4,5’lik büyümeden kaynaklanan GSYH’dan payımıza düşen hakkımızı istiyoruz.

Mehmet PANCAR

Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu

Hatay İl Başkanı