Bugün Hürriyetçi Eğitim-Sen İl Başkanımızın emriyle Adıyaman'a gittim. Sendikacılık, öğretmenlik ve dernekçilik gibi sebeplerle yoğun bir görüşme trafiği vardı. Dün kardeş okulumuzu ziyaret bugün de beş okul ziyareti yaparak, Turan Derneği'nden öğrencimle ve meslektaşım öğrencimle görüşerek günü tamamladım. Bu ziyaretlerin amacı, deprem nedeniyle geçmiş olsun dileklerimizi iletmekti. İnanılmaz derecede güzel meslektaşlarımızla tanıştık, dertleştik ve hasbihal ettik. Gezdiğimiz okullardaki meslektaşlarımızın ortak sorunu, depremden sonra çok yalnız bırakıldıklarıydı. Özellikle sendikalardan kimsenin gelmediği belirtiliyor. Barınma başta olmak üzere şehirlerdeki yıkımların, tozun, toprağın, vb. sorunlar saymakla bitmeyecek kadar çok. Okulda gecelemek zorunda kalan öğretmen bile var ve durum bu derece vahim. Üstelik öğretmenlerin psikolojik olarak hiç iyi olmadığı da görülmüş oldu. Tüm bu sıkıntılara rağmen evrak ve resmi işler için çok baskı olduğu dile getiriliyor. Tüm bu olumsuzluklara rağmen öğretmenlerin psikolojisinin hiç dikkate alınmadığı özellikle vurgulanıyor. Yetkililere buradan sesleniyoruz, lütfen ülkenin geleceğini yetiştiren bu insanlara insan muamelesi yapın. Bu insanların dertleri kendilerine yetiyor da artıyor bile. Kimse bu insanlar üzerinden egolarını tatmin etmeye kalkmasın, haddini bilsin. Bu insanlar şamar oğlanı değil, onları yalnız sanmayın. Özellikle göreve yeni başlamış meslektaşlarımıza daha hassas davranın. Buradaki sorunlar saymakla bitmez. Hayat burada çok zor, acılar çok taze. Ancak sorunları el birliği ile aşacağımıza inanıyoruz, yaralar birlikte sarılacaktır.
Bu türküyü yine hep birlikte söyleyeceğiz;
Düz dara dara düz dara yar zülüfün düz dara
Doksan dokuz yarem var sen açtırdın yüz yara
Düz dara yar düz dara yar zülüfün düz dara
Doksan dokuz yarem var sen açtırdın yüz yara
Uy amman amman amman burası Adıyaman
Alem düşman kesilir seni sevdiğim zaman
Uy amman amman amman burası Adıyaman...