"Fikri Hür, Vicdanı Hür, İrfanı Hür Eğitim Çalışanlarının Adresi"

Ana SayfaŞube HaberleriÖĞRETMENİME DOKUNMA !

ÖĞRETMENİME DOKUNMA !

“ÖĞRETMENİME DOKUNMA BASIN AÇIKLAMASI”

Çok değerli basın mensupları, kıymetli eğitim çalışanı arkadaşlar;

Bugün burada ilimizde birlikte sendikal mücadele verdiğimiz sendikalarımız ve siz değerli eğitim çalışanı arkadaşlarımızla, Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplandık. Burada toplanmamızdaki asıl sebep ve basın açıklamamızın konusu her ne kadar İstanbul’un Sarıyer İlçesinde bulunan Prof. Dr. Ali Kemal Yiğitoğlu Ortaokulu'nda görev yapan eğitim çalışanı kadın bir öğretmen arkadaşımıza, kendini bilmez bir öğrenci velisi tarafından son derece çirkin ve acımasızca yapılan şiddet olayının yurdumuzun her tarafında olduğu gibi şehrimiz Antalya’da da kınanması ve lanetlenmesi olsa da, daha bugün  Sakarya’nın Hendek ilçesinde okul müdürü ve müdür yardımcısına kendini bilmez öğrenci velisi tarafından şiddet uygulandığı haberini basından öğrenmiş olduk. Buradan saldırıya uğrayan eğitim çalışanı arkadaşlarımıza geçmiş olsun der, bu tür olayların bir an önce son bulmasını dileriz. 

Çocuklarımızı emanet ettiğimiz eğitim yuvası olan okullarımız içerisinde gerçekleşen bu olayın kabul edilmesi mümkün değildir. Bu durum, eğitimciye yapılan bu şiddet, sadece bir öğretmenin değil, tüm öğretmenlerin ve esasen tüm eğitim çalışanlarının ortak sorunudur. Görevi başındaki bir devlet memuru olan öğretmene kalkan bu eller aslında her türlü fedakârlığı yapan tüm eğitim neferlerine kalkmıştır. Öğretmenimiz, öğrencilerinin gözünde anlatılması zor bir duruma düşmüştür. Hürriyetçi Eğitim Sen Antalya şubesi olarak bu ortak basın açıklamamızdan ve Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünden siz basın mensupları aracılığı ile geçmiş olsun diyor ve öğretmenimize acil şifalar diliyoruz.

“YASAL ÇALIŞMA YILLARDIR YOK”

Eğitim çalışanları gerek Antalya’da gerekse Cuma günü İstanbul’da olduğu gibi kendini bilmez vandal veliler ve öğrenciler tarafından şiddete maruz kalmaktadır. “Ancak öğretmenlerin can güvenliğini sağlayacak yasal bir çalışma yıllardır yoktur. Okullarda öğretmenlerimiz nöbet tutuyor. Öğrenciler birbiriyle kavga edince ayırıyor. Suçlu öğretmen oluyor. Okulun bahçesine giren iki veli kavga ediyor. Öğretmen ayırıyor. Suçlu yine öğretmen oluyor. Öğrenci sınavlarından düşük not alıyor. Suçlu öğretmen oluyor. Başka birisinin çocuğuna şiddet uygulamak için veli okula giriyor, öğretmen engelliyor. Suçlu öğretmen oluyor. Ne acıdır ki, öğrenci ya da veli hiçbir zaman suçlu olmuyor”

 “Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, öğretmenlere yönelik şiddet olaylarına ilişkin, ‘Hiçbir öğretmenimizin bu süreçlerde mağdur olmasına müsaade etmeyeceğiz. Ayrıca öğretmenlerimizi ve eğitim ortamlarındaki her bir ferdimizi korumaya yönelik varsa gerekli mevzuat güncellemelerini ivedilikle gerçekleştireceğiz’ sözünün üzerinden hayli uzun zaman geçmiş ve yaşanılan bu son olay öğretmene şiddet yasasının derhal çıkarılması gerekliliğini bir kere daha ortaya koymuştur. Sendikalar olarak bizler her platformda diyoruz ki öğretmeni güçlendirecek, koruyacak tedbirler Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda yer almalıdır. Biz öğretmenlere Bakanlık tarafından dağıtılan önlükler, ne yazık ki öğretmeni şiddetten korumaktan uzaktır. Hatta İstanbul Sarıyer ilçesinde meydana gelen bu son öğretmene şiddet olayında, Adalet Bakanı Yılmaz TUNÇ tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında şiddet eylemini gerçekleştiren velinin gözaltına alındığı ve Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandığı açıklanmıştır. Ancak korkumuz şudur veli, “öğretmen önlük giymiyordu ben nerden bileyim öğretmen olduğunu şeklinde konuşsa ne olacak, verdiğiniz önlük bile eğitimcinin aleyhinde kullanılan bir eşyaya dönüşecek. Onun için bir an önce gerekli yasal adımlar atılmalıdır. Sağlık sisteminde olduğu gibi eğitim sisteminde de eğitim çalışanlarına karşı yapılan şiddet olaylarında Bakanlık veya İl Milli Eğitimler doğrudan müdahil olmalıdır.

Ayrıca Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf TEKİN’in dün şöyle bir beyanını okuduk ve açıkçası üzüldük, şimdi eğitimciye şiddetin çözümü bu mudur, koca Milli Eğitim Bakanlığı bula bula bu çözümü mü bulmuştur, takdiri tüm eğitim camiasına ve kamuoyuna vicdanına bırakıyoruz. Ne diyor sayın bakan: “Şimdi bu İstanbul’da yaşadığımız olayla ilgili olarak teknik olarak bizim şöyle bir sıkıntımız var., öğretmen arkadaşımızın yerini değiştirmek istediğimizde mevzuatla ilgili bir sorunla karşı karşıya kalıyoruz. Ben personel genel müdürümüzden rica ettim, yönetmeliğimize bununla ilgili bir hüküm de koyuyoruz. Yani bu türden bir şiddetle karı karşıya kalan arkadaşımız, eğer okulda çalışmak istemiyorsa başka bir okula da kadrosunun aktarılmasıyla ilgili bir hüküm. Öğretmen arkadaşlara bu vesileyle müjdeyi verelim.” diyor.

Bu açıklamayı son derece talihsiz bir açıklama olarak görüyoruz. Eğitim çalışanları ile eğitim çalışanlarını temsilen biz sendikaların talebi, eğitimcilere şiddetin önlenmesidir, şiddet olayından sonra okul değiştirmek değildir, olay bu kadar açık nettir, kaldı ki bu talihsiz olayın ardından durumun “bir müjde verelim” şeklinde sonuca bağlanmaya çalışılması ise eğitim çalışanlarını son derece üzen bir tavır ve açıklamadır. Eğitimciye şiddeti bugün İstanbul’da gördük yarın Antalya görmeyeceğimizin bir garantisi yoktur. Bu anlamda eğitim çalışmalarının itibarı ve can güvenlikleri Antalya’da İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Antalya Valiliği tarafından ülke genelinde ise Milli Eğitim Bakanlığı tarafından öncelik haline getirilinceye kadar, bizleri kendi canımızı ve itibarımızı korumak zorunda bırakanlara hakkımız helal etmediğimizi net bir şekilde ifade ediyoruz.

Son olarak Hürriyetçi Eğitim Sen Antalya şubesi, eğitim çalışanlarına yapılan her türlü haksız, hukuksuz uygulama ve fiillere karşı, yapılacak eylem ve etkinliklerde -öncelik eğitim çalışanları mantığından hareketle- destek olmaya devam edecektir.