Sendikal ahlak, sendikal mücadelenin en temel dayanaklarından biridir. Özellikle memur sendikacılığı söz konusu olduğunda, bu ahlaki ilkeler çok daha hayati bir hâl alır. Zira kamu görevlileri, bir yandan devletin hizmetini yürütürken, diğer yandan çalışma koşullarını ve özlük haklarını korumak için örgütlenme hakkını kullanmaktadır. Bu ikili sorumluluk, sendikal ahlakı memur sendikacılığı için vazgeçilmez kılar.
Memur sendikalarının varlık sebebi, kamu emekçilerinin haklarını korumak ve geliştirmektir. Bu amaçla hareket eden bir sendikanın şeffaf, hesap verebilir, adil, eşitlikçi ve siyasetten bağımsız olması esastır. Çünkü kamuda çalışan memurların sendikal tercihleri, onların bireysel haklarını savunma iradesinin bir yansımasıdır; herhangi bir siyasal çıkar grubunun ya da ideolojik yapılanmanın arka bahçesi olamaz, olmamalıdır.
Ne yazık ki ülkemizde memur sendikalarının belli siyasi yapıların etkisine açık hâle geldiği; liyakatin değil, yakınlığın öncelendiği; sendikal gücün kamu idaresiyle olan ilişkilerde bir pazarlık aracı gibi kullanıldığı herkes için bilinen bir gerçektir. Bu durum, sadece sendikaların meşruiyetine zarar vermekle kalmaz, aynı zamanda kamu çalışanlarının sendikalara olan güvenini de sarsar.
Sendikal ahlak, bu noktada bir pusula görevi görmelidir. Sendika yöneticilerinin kişisel çıkarlar yerine ortak çıkarları öncelemesi; üyeleri arasında adaleti gözetmesi, karar alma süreçlerinde şeffaf ve demokratik yöntemleri benimsemesi; kamuoyuna karşı açık ve tutarlı bir duruş sergilemesi gerekir. Ve en önemlisi, sendikanın siyasi partilerden bağımsız bir duruş sergilemesi, kamusal sorumluluğun gereğidir. Siyasallaşan sendikalar, hak mücadelesi yerine tarafgirlik üretir ve bu da kamu hizmetinin tarafsızlığı ilkesini zedeler.
Memur sendikacılığı; ahlaki değerlere sıkı sıkıya bağlı, üyelerinin haklarını savunurken devletin hizmet sorumluluğunu unutmayan, siyasetten uzak ama toplumsal taleplere duyarlı bir çizgide ilerlemelidir.
İşte tam da bu noktada, Hürriyetçi Eğitim Sen, sendikal ahlakı esas alan duruşu, siyasetten bağımsız çizgisi ve üyeleriyle kurduğu güçlü dayanışma ilişkisiyle yeni nesil bir sendikacılığın temsilcisi olmuştur. Yalnızca hak arayan değil, aynı zamanda ahlaki bir duruş ortaya koyan bir sendikal yapı olarak; şeffaf, demokratik ve katılımcı yönetim anlayışıyla eğitim çalışanlarına güven vermektedir.
