Hürriyetçi Eğitim Sen olarak Atama Bekleyen Öğretmenler için Milli Eğitim Bakanlığı önünde açıklamalarda bulunduk. Genel Başkan Levent Kuruoğlu yaptığı konuşmada:
20 yılda 50 eğitim fakültesi açacaksın, İstanbul’u yaklaşık bir ay önce adım adım gezdim bütün okullarını sadece 2 tane kadrolu öğretmenin bulunduğu, 38 tane ücretli öğretmenin bulunduğu okullar meydana getireceksin sonra atama günü gelince de ülkenin içinden geçtiği ekonomik krizin bedelini çocuklara ödeteceksin. Bu çocukların, bu genç arkadaşlarımızın, bu kız kardeşlerimizin, erkek kardeşlerimizin, meslektaşlarımızın anneleri var, babaları var. Bunlar uzun bir eğitimden geçtiler, KPSS’ye girdiler ve bugün atanmak istiyorlar.
Ama orada bir zalim var. Orada bir zalim var, ilk defa yapmıyor. Geldiği günden beri Milli Eğitimin başına bela olmuş bir zalim var.
Atama sayısında yaptı,
Mülakatlarda yaptı,
Öğretmenlik meslek kanununda yaptı hiç durmadı.
Şu bir gerçektir artık orada oturan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin öğretmenlerin atama bekleyen öğretmenlerin hiçbirinin bakanı değildir. Biz onu artık bakan olarak reddediyoruz. Artık istifasını istiyoruz
Yeter! Yeter! Yeter!
Binlerce insan her gün her gün sokaklarda,
Dün İstanbul’daydılar. Ondan Önce Milli Eğitim bakanlığının önünde… Ondan önce Türkiye Büyük Millet Meclisinin önünde…
Neredeyse 3 yıllık Genel Başkanlığımın tamamı her gün eylemlerde geçti. Kime karşı, AKP’nin politikalarına karşı ve Yusuf Tekin’in yaptıklarına karşı.
Yusuf Tekin sana sesleniyorum:
Bugüne kadar yaptıklarınla eline ne geçti. Bu ülkede zalim olmaktan, öyle anılmaktan başka eline ne geçti?
Yusuf Tekin bu kadar insanı mağdur ederken eline ne geçti?
Sana madalya mı verdiler?
Sana tavsiyede bulunuyorum. Artık bu davranışından vazgeç. Bu mağduriyeti, bugün buradaki mağduriyeti mülakat mağdurlarını artık bir an önce atamasını yap. Bu arkadaşlarımıza 86 bin kadroyu aç ve buradaki arkadaşlarımız mesleklerine başlasınlar. Biz onları öğretmenler odalarında bekliyoruz. Bunlar bizim kardeşlerimiz.
Bugün bu, bir uyarı eylemiydi. Bilirsin ki bu uyarı eylemleri bitmez. Yarın, birkaç gün sonra, bir hafta sonra, bir ay sonra da devam eder. Burada bugün kendileri imkânlarıyla geldiler. Bazı siyasi parti temsilcileri az olduklarını söyledi. Yok, kardeşim Yok! Bunların, paraları yok, Buraya gelecek paraları yok bunların.
Bunlar oradan buradan para buldular da geldiler. Birçoğunu sendikalar karşıladı da öyle geldiler. Ama bir sonraki eyleme anneleriyle gelecekler, babalarıyla gelecekler, kardeşleriyle gelecekler. Biz de bütün öğretmenlerle geliriz. Sen de bu bakanlıkta oturamazsın, dedi.





