"Fikri Hür, Vicdanı Hür, İrfanı Hür Eğitim Çalışanlarının Adresi"

Ana SayfaOkumanın Aydınlık Yolu: Muazzez İlmiye Çiğ Anısına Saygıyla

Okumanın Aydınlık Yolu: Muazzez İlmiye Çiğ Anısına Saygıyla

Türkiye bugün büyük bir tarihçiyi, yaşantısı ve yazdıkları ile aydın bir Cumhuriyet kadınını kaybetti. Arkeolog, dilbilimci ve yazar Muazzez İlmiye Çiğ hanımefendi vefat etti. Ulusumuzun başı sağ olsun. Sosyal medyada onunla ilgili paylaşımlara bakarken bir videoda Muazzez İlmiye Çiğ hanımefendinin içten bir konuşmasına şahit oldum. O, sadece bir tarihçi değil, aynı zamanda bu ülkenin hafızası, medeniyet ışığıdır. Konuşmasında okumanın, öğrenmenin ve çalışmanın önemine vurgu yapıyordu. Düşüncelerinin merkezinde ise bir örnek isim vardı: Mustafa Kemal Atatürk.

Muazzez İlmiye Çiğ,  100’ü aşkın yaşına rağmen zihninin tazeliğiyle, fikirlerinin berraklığıyla bizlere hep  örnek oldu. O, Sümer tabletlerini okuyan, geçmişin izlerini geleceğe taşıyan bir tarih emekçisiydi. Onun hayatı boyunca söyledikleri ve yaptıkları, Mustafa Kemal’in “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” sözünün vücut bulmuş hali gibi.

Atatürk’ün okuma tutkusu ise hepimizin malumu. O, hayatı boyunca 4.000’den fazla kitabı dikkatle okuyup notlar almış, okuduklarını hayata geçirmiş bir liderdi. Sadece kitaplarla yetinmez, farklı fikirleri dinler, tartışır ve daima öğrenmeye açık bir insan olurdu. Bu özelliği, onun sadece bir lider değil, aynı zamanda bir aydınlanma meşalesi olmasını sağladı.

Muazzez İlmiye Çiğ, konuşmasında hepimize şu mesajı veriyordu: “Okuyun, çok okuyun. Bu ulusun geleceği, bilgiyle donanmış insanlar sayesinde aydınlanacak.” Atatürk’ün izinden yürüyen bir tarihçi olarak onun bu çağrısını duymazdan gelmek mümkün mü? Bugün eğer ulusumuzda bir şeyleri eksik hissediyorsak, belki de çözüm tam olarak buradadır: Çok okumakta, çok çalışmakta ve Atatürk gibi düşünmeyi öğrenmekte.

Ancak okuma yalnızca bilgi edinmek için değildir; aynı zamanda duyarlılık kazanmanın da yoludur. Okudukça kendimizi geliştirir, empati kurmayı öğreniriz. Tarihimizi, kültürümüzü, bizi biz yapan değerleri anlamanın yolu da buradan geçer. Tıpkı Atatürk’ün yaptığı gibi, bilginin ışığında doğruyu ve yanlışı ayırt ederiz.

Bugün Muazzez İlmiye Çiğ gibi hep bizimle olacak ve sonsuza uzanacak değerlerimiz var. Onların bizlere bıraktıkları bizlere tarihimizin, kültürümüzün ve geleceğimizin mirasını hatırlatıyor. Ama bu bize bırakılanların daha fazla yayılması için bizlere de görev düşüyor: Çok okumak, çok çalışmak ve çok düşünmek… Çünkü bu ülkenin gerçekten en çok ihtiyaç duyduğu şey budur.

Unutmayalım ki Atatürk ve onun izinden yürüyenler, bu ülkenin kaderini bilgiyle değiştirdiler. Biz de aynı azimle çalışır ve okursak, geleceğimizi aydınlatabiliriz. Muazzez İlmiye Çiğ’in dediği gibi: “Okuyun, bu ulusun buna ihtiyacı var.”

Ve okudukça bizler de her satırda, her sayfada o aydınlık yola bir adım daha yaklaşacağız.

Mekanın cennet olsun Atatürk’ün öğrencisi, Cumhuriyet mucizesi…

Köşe Yazarlarımız